top of page

SAVAŞ GEMİLERİ-1: KORVET

Savaş gemileri türleri serimizin amacı savaş gemilerini ile sınıflarını yakından tanımak ve gelişimini, amaçlarını, farklılıklarını, tarihini öğrenmek olacaktır. Savaş gemileri türleri serimizin ilk bölümünde korvet gemilerini tanıtacağız. 


1- KORVET GEMİLERİNİN TANITIMI, ÖZELLİKLERİ, FARKLILIKLARI VE AMAÇLARI

Korvet gemiler, muharip su üstü gemiler sınıfında yer alır. Su üstü muharip gemileri arasından hücum botlarından sonraki en küçük gemilerdir.  Yapılış amacı ve beklentilerine göre zaman zaman hücum botlarına yakın zaman zaman hafif fırkateynlere yakın deplasman ağırlıklarında korvetler görülebilir. (Fotoğraflarda örnek gösterilmiştir.)                                                                                                                                                                           


Fotoğraf 1: 2400 ton deplasman ağırlığında

korvet sınıfı TCG Kınalıada (F-514)         



Fotoğraf 2: 3000 ton deplasman fırkateyn sınıfı TCG İstanbul (F-515) ağırlığında   


Günümüz Korvet gemileri genel olarak 500-2500 ton arası deplasman ağırlığına sahiptir. Nadir çeşitleri 3000 tonu bulabilir. Uzunlukları genel olarak 50-100 metre arasında değişir. Modern korvet gemileri; manevra hızı son derece yüksek, ekonomik olarak diğer savaş gemilerine nazaran daha ucuz, özellikle sığ sularda son derece etkili, büyük hava araçları için olmasa da helikopter pisti taşıyabilen, hava savunma-su üstü-denizaltı harbini bir seviyeye kadar yapabilen, büyük gemilere eskortluk yapabilen, tehlike durumunda göz korkutabilen, sahil güvenliğinde ve bayrak göstermede kullanılabilen, refakat ve devriye yapabilen, keşif ve karakol görevlerinde kullanılabilen gemilerdir. Bazı hafif korvetler denizde gizlilik konusunda son derece başarılıdır hatta ana amacı da görevlerde gizli kalabilmeleridir. (Fotoğraf 4 bu gemilere bir örnektir)

                                                                                                          


Fotoğraf 3: Sahil Güvenlik Komutanlığına ait Dost sınıfı korvet (TSCG-701)     

    



Fotoğraf 4: 650 ton deplasman ağırlığındaki Visby korvet sınıfı HSwMS Helsinborg (K-32)


Bu denli işlevselliğine ve çok yönlülüğüne rağmen korvetlerin birtakım handikapları da vardır. Bunlardan bazıları büyük gemilere nazaran zayıf savunma sistemleri, uzun yolculuklarda zayıf kalması, derin denizlerde etkisizliği, akaryakıt kapasitesinin düşük olması, görüş menzilinin ve başarısının daha düşük olması, dayanıklılığının daha düşük olması bunlardan biridir. Sığ denizlerde veya yakın sahillerde biçilmiş kaftan olmasına karşın okyanus arası görevlerde ve yolculuklarda pek verimli değildir. Bu sebepten dolayı yapım maliyeti ve süresi korvetlere nazaran çok çok daha fazla olan büyük gemiler, ABD’de korvetlerden daha fazla sayıda mevcuttur. Rusya ve Çin gibi yakın sahilleri tehdit unsuru olan ülkelerde Korvet sayısında fazlalığın yaygın olduğunu söyleyebiliriz.


2-GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE KORVETLER 





Yaklaşık 16.yy’dan 19.yy’a kadar süregelen yelken gemi çağındaki ilk korvetler, 17.yy’da hücum botlarına benzer şekilde 12-18 m arası uzunluğa ve 40-70 ton ağırlığı deplasmana sahip olacak şekilde ortaya çıkmıştır. Bu kadar küçük ve hafif olması sebebi ile çok hafif ve sınırlı sayıda silah kullanabilmiştir. Bu dönemlerde korvetler sahil devriyesinde, ufak savaşlarda, büyük donanmaları desteklemede, bayrak göstermede kullanılmıştır. İlk korvet gemisi tanımı 17.yy’da Fransız deniz ordusundan çıkmıştır. Korvet gemilerinin gelişmesi ile beraber Buharlı gemi çağına kadar 30 metre uzunluğa,400-600 ton deplasman ağırlığına çıkabilmiştir. Bu sebeple bulunabilen personel sayısı, silah sayısı ve kalitesi yükselmiştir ve hücum botlarıyla eski benzerliği önemli ölçüde azalmıştır.

                                                                                                                                                   




Fotoğraf 5-6: Yelken çağına ait korvetler





Buharlı gemiler dönemine geçtiğimizde ise gemiler genel olarak hız ve manevra kabiliyeti kazanmıştır. Bu dönemlerde korvetler, büyük gemilerin yerine kolonileştirmede hücum botları ile beraber kullanılmıştır. Yerli ve güçsüz Afrika halkına karşı büyük gemi masraflarından kaçınılmış, yerine ekonomik olarak uygun bu hafif gemiler kullanılmıştır. Bu dönemki korvetler, kolonileştirmede görevini yerine getirmeyi başarmıştır.


                                 







Fotoğraf 7-8: Buharlı gemi dönemindeki bazı korvet gemileri




Fotoğraf 9: 2. Dünya Savaşı Dönemi her ne kadar inanılmaz performans göstermese de hatrı sayılır bir üne kavuşmuştur çünkü Flower-class korvetleri ilk modern korvetler olarak kabul edilir.  Flower-class Korvet HMCS Kitchener (K225) 

 

İkinci Dünya Savaşına kadar korvetler uzun süre ortadan kaybolmuşlardır.  Alman U-Boat'larının büyük bir tehdit olduğunu gören İngilizler; hızlı inşa edilen, çok sayıda eskort edebilen gemilere ihtiyacı olduğunu gördü. Kanada ve İngiltere’de inşa edilen Flower-class korvetler, İkinci Dünya Savaşı’ndan önce temin edilmişti fakat bu gemiler zayıf zırhlı, rahatsız, sıkışık ve yavaştı. Bir Alman U-Boat'tan da yavaş kalan bu korvetler uzun menzilinden dolayı yapım amacının dışında sığ sularda değil, Atlantik’te gemilere eskort etmesi için kullanılmıştır. Bu gemiler, boyuna göre yavaş kalıyordu nitekim eskort ettiği büyük gemilere kıyasla çok az bir farkla daha hızlıydı ve okyanus şartlarında birtakım sıkıntılar yaşıyordu. Bu yüzden İkinci Dünya Savaşı sonrası bazı donanmalar büyük gemilere eskortluk için fırkateynlere dönerken bazı donanmalar da savaş alanları darlığından dolayı korvetleri daha işlevli hale getirmeye uğraşmıştır. Avusturalya, İtalya, Japonya, Almanya gibi ülkeler de İkinci Dünya Savaşı sırasında mayın tarama yapabilen ve eskortluk amacıyla kullanılan korvetlerden faydalanmıştır.



Fotoğraf 10: 2006’da inşası tamamlanmış Rus korvet gemisi Steregushchiy


İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra korvetler, yavaş bir hızda fakat belirgin ve istikrarlı bir şekilde gelişim göstermiştir. Bu gelişmeler sonucunda korvetlerin kullanılabileceği operasyon çeşitleri artmış, yapılış amacına göre kuvvetli korvetler ortaya çıkmıştır. Korvetler uzun operasyonlardaki kullanışsızlığıyla bilinse bile gelişen teknoloji bu eksiği biraz daha kapatmıştır. Her gün değişen ve gelişen teknolojisinde inşası kısa süren ve az maliyetli olan gemiler üstünde yeni yeni teknolojiler kullanılması bakımından daha da önem kazanmıştır. Günümüzde korvetler ilk kez bu kadar çok popülariteye sahip olmuş  korvetlerin donanmalardaki sayısı hızla artmıştır ve bazı ülkelerde neredeyse ana deniz kuvveti gözüyle bile bakılmıştır. Şu anda aktif korvet sayısı en çok Rusya’dadır.  Türkiye de güncel olarak korvetlere yatırım yapan ülkelerden birisidir.


3- TÜRKİYE’NİN KORVET GEMİLERİ



Fotoğraf 11: Türk Savunma Sanayisi tarihinin tek seferde yaptığı en yüksek meblağa sahip ihracatı. Pakistana’a ihraç edilen 4 korvetten biri olan PN Milgem (Babur) sınıfı korvet gemisi. (F-280 PNS Babur)


Türk deniz donanmasındaki korvetler, Burak sınıfı korvetler ile ADA sınıfı korvetler olmak üzere ikiye ayrılır. Güncel sınıfı karakol olan Burak sınıfı korvetler, 2001-2003 yılları arasında Fransa’dan alınmıştır. Yapılış yıllarındaki sınırlı teknoloji yüzünden bugünkü gemilerle boy ölçüşecek kapasitede olmadığı için-yakın zamanda modernizasyona uğrayan TCG Beykoz (F-503) dışındaki-Burak sınıfı korvetleri, Burak sınıfı karakol gemileri olarak isim değiştirmiştir. Orijinal üretilişi korvet sınıfı olan bu gemiler sadece Türkiye’de değil Fransa’da da gelişen teknoloji etkisinde karakol sınıfı gemisine dönüştürülmüştür. Günümüzde de Burak sınıfı karakol gemilerinin yakın zamanda Hisar sınıfı açık deniz karakol gemileri ile değiştirilmesi gündemdedir. 



Fotoğraf 12: 1979’da Fransa’da inşası biten, Fransız donanması için üretilmiş Aviso sınıfı denizaltı savunma harbi korvetlerinin altısı 2000’li yılların başında Türkiye’ye satıldı. 2022 yılında bu gemilerden birisi olan TCG Bodrum emekli edilmiştir.


  Burak sınıfı gemiler genel olarak 1300 ton deplasmana ve 80 metre uzunluğa sahiptir. 




Fotoğraf 13: Burak sınıfı TCG Beykoz modernizasyona uğramadan önceki hali. Modernizasyon sürecinde baş top ve radar sistemleri yenilenmiştir. 


Ada sınıfı korvetler ise Burak sınıfına göre çok daha yeni ve donanımlı gemilerdir. İstanbul Deniz Tersanesi Komutanlığı tarafından inşa edilen bu gemilerin genel olarak 2400 ton deplasman ağırlığına, 100 metre uzunluğa sahiptir bu korvetler ayrıca en fazla 10 tonluk helikopterlerin kullanabileceği helikopter platformuna sahiptir.



Fotoğraf 14: ADA sınıfı korvet TCG Burgazada (F-513)


Şu an aktif donanmamızda 5 tane ADA sınıfı korvet gemisi vardır. Bu gemiler genel olarak gizlilik, manevra hızı ve sessizlik konusunda son derece başarılı gemilerdir. Dayanıklılık konusunda bir korvete göre oldukça yeterlidir. Çoğunluğu yerli malzeme ve ekipmanlarla donatılmış MİLGEM-ADA sınıfı korvet gemileri Burak sınıfı gemilerin yerini fazlasıyla doldurmuştur. Yapılış tarihi bakımından dolayı aynı sınıf olsa dahi bazı farklılıklar ADA sınıfı gemileri içerisinde vardır. 2022 yılında hizmete girmiş ADA sınıfı korvet TCG Ufuk (A-591) buna örnektir.  



Fotoğraf 15: ADA sınıfı korvet gemisi TCG UFUK (A-591)

KAYNAKÇA


253 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page